15 Ocak 2013 Salı

Herkes Kendine Namuslu...

Uzun zaman sonra yeniden bloguma kavuşmuşken yazmamak olmazdı elbette. Ben de boş durmayayım da iki satır bir şey karalıyım istedim. 

Bir çok yerde ve bir çok kişide rastladığım bir konuya değineyim diyorum. Şekerim, bu alemde herkes kendine namuslu... Diğerleriyse ortalık malı... Var mı böyle bir dünya? Tabii ki yok. 

Kaç zamandır gördüm, gözlemledim, bizim kendini namuslu zanneden lubunya her altı afiyetle yiyor, sonra da kalkıp el alemin yaptıklarına bok atıyor çok affedersin. Canlarım insan önce kendine bakacak, önce kendini bilecek bu dünyada. Öyle ben Kaf Dağındayım, ay diğerleri ne ezik yamaçlarında otlanıyor demekle elitist görünemezsin kimseye. Kendini kandırırsın, sana yazık olur. Kendine gel ve silkelen azıcık diye söylüyorum bunları. 

Hepimiz aynı geminin yolcusuyuz, hepimizin götünde bir parmak bok var. Kimse kimseyi kandırmasın canlarım. Kendimizi görmeden başkalarını eleştirerek, aşağılayarak da adam olamayız bunu da unutmayın. Herkesin namusu kendine. Bize düşmez yargılaması. Kim ne isterse onu yaşar, yaşadıkları sonunda da getirilerine kendi katlanır. Şimdi içinizden bazılarının 'ama insanlar onlar yüzünden bize kötü gözle bakıyor' dediklerini duyar gibiyim. Demeyin, ayıptır. İnsanlar onlar yüzünden değil, kendi ön yargıları  kendi homofobik hisleri, düşünceleri yüzünden bize kötü gözle bakıyor. Yoksa hetero alemi de sütten çıkmış ak kaşık değiller bizi yargılayabilecek kadar. Haklısınız, bunları onlara anlatamayız ama onlar anlamıyor diye de kendi içimizde bölünmelere, kendi içimizde birbirimizi kötülemelere de gidemeyiz. Kendimize yazık ederiz. 

İşte bu yüzden canlarım, oturup kendimize bir bakalım başkasının namusuna, kişiliğine laf ederken. Bakalım biz ne kadar namuslu ve haysiyetliyiz. Baktık, gördük ki dört dörtlük olmuşuz, eh zaten dört dörtlük bir insan olduktan sonra da dilimiz gitmez insanları kötülemeye, yermeye... 

Sağlıcakla... 

1 yorum: